Ana içeriğe atla

Bağırsak Beyin: Mikrobiyota nedir ne yapar

mikrobiyata - Antik Yunanca'da «küçük asa» anlamına gelen bakterilerin çoğunlukta olduğu, ve mantar, arke, virüsleri de içeren mikroorganizma topluluğuna mikrobiyota, mikrobiyom yada mikrobiyal ekosistem adı verilir. İnsan mikrobiyotası ilk, anne karnında - doğum sırasında oluşmaya başlayıp yetişkin insanda, insan hücre sayısının 1.3 - 2.2 katına ve 1.5- 2 kilogram ağırlığı ile insan beyni ağırlığına ulaşır. Deri, ağız, burun, solunum sistemi, sindirim sistemi ve ürogenital sistem dahil vücudun iç ve dış bölgelerinde yaygın olarak bulunurken, bağırsak mikrobiyatası insan vücudundaki en kalabalık yerleşim yeridir, bağırsak florası olarak da adlandırılır.

Henüz anlaşılamayan yollarla enterik sinir sistemi (ESS) ve merkezi sinir sisteminde (MSS) etkili olan bağırsak mikrobiyatası; vitamin (B1, B5, B7, B9, B12, K2), nörotransmiter (serotonin, dopamin, GABA), metabolizma ve iştahı düzenleyen kısa zincirli yağ asitleri (bütirik asit, propionik asit, asetik asit), konjuge linoleik asit (KLA) ve enerji üretiminde, amino asit metabolizması, mineral biyoyararlanımı (kalsiyum, demir, magnezyum), hormon sentezinin düzenlenmesi, mukozal bağışıklık, diyet posa fermantasyonunda görev alır. 

 Genetik etkenlerin yanında besinler, beslenme şekli, kilo kaybı, açlık, ilaçlar, yaşam alanı, fiziksel hareket, stres, uyku dahil farklı çevresel etkenler mikrobiyota çeşitliliğini etkiler. Çeşitliliğin değişmesi ise bağırsak mikrobiyotasının bozulmasına (disbiyoz) neden olabilir.

Tüm etmenler içinde besin ve beslenme düzeni, bağırsak mikrobiyotası oluşumunda etkili bir rol üstlenir. İnsanlığın gelişimi ve sanayi devrimi ile işlenmemiş - bitki ağırlıklı beslenme azalmış ve yerini düşük diyet posası - bol yağ ve basit karbonhidrat içeren yüksek oranda işlenmiş besinlerin oluşturduğu Batı tipi beslenmeye bırakmıştır. 

Yapılan hayvan çalışmaları, diyetteki değişimin bağırsak mikrobiyatasını 24 saat gibi kısa bir sürede etkilendiğini göstermiş. Başka bir çalışmada sinir hücre gelişimi, işlevi ve canlılığını sağlayan ve uzun süreli hafızadan sorumlu olan beyin kaynaklı nörotrofik faktör (BDNF) aktivitesi mikroorganizmasız (germ-free) hayvan deneklerde azalırken, bağırsak mikrobiyotası sağlıklı gelişen hayvan deneklerde artmış BDNF aktivitesi gözlenmiş.

Mikro - makro besin ögeleri, polifenoller, probiyotik ve prebiyotiklerin yanında, sağlıklı bir bağırsak mikrobiyotası gelişiminde diyet posası (lif) en öne çıkan besin bileşenidir. Oligosakkarit ve kompleks karbonhidratları içeren diyet posasının etkisini inceleyen çalışmalarda Actinobacteria, Bacteroides, Clostridium leptum, Eubacterium rectale, Faecalibacterium prausnitzii ve Roseburia sayısında artış görülmüş.

> Sağlıklı bağırsakta bulunan bakteriler

Actinobacteria (Bifidobacterium g+b),

Bacteroidetes (Bacteroides, Porphyromonas, Prevotella g-b),

Firmicutes (Clostridium, Eubacterium, Ruminococcus, Butyrivibrio, Anaerostipes, Roseburia, Faecalibacterium g+b),

Fusobacteria,

Proteobacteria (Enterobacteriaceae g-b),

Verrucomicrobia (Akkermansia) dır.

İtalya'nın kentsel bölgesi ile Burkina Faso'da kırsal bir Afrika köyünde yaşayan çocukların bağırsak mikrobiyotasının incelendiği çalışmada yüksek posalı, bitki temelli beslenen Afrikalı çocuklarda hastalık etkeni (patojen) bakteri oluşumu daha az, Bacteroidetes sayısı daha fazla bulunmuş. Japonya'da yapılan daha eski tarihli bir araştırmada uzun ömürlü köy sakinleri incelenmiş. Tokyo şehir merkezi sakinlerine oranla daha yüksek diyet lifi tüketildiği saptanan Yuzurihara bölgesindeki sağlıklı bir grup ileri yaş grubu ile şehirli yaşıtlarının mikroflora içeriğinde de farklılık bulunmuş.

Diyet yağı (doymuş yağ asitleri (SFA), tekli doymamış yağ asitleri (MUFA) ve omega-3, omega-6 da dahil çoklu doymamış yağ asitleri (PUFA)) mikrobiyatayı etkileyen bir makro besin öğesidir.Diyetlerinde SFA yüksek olan bir grup fare ile yapılan çalışmada, Bilophila wadsworthia dahil patojen bakteri sayısının arttığı, başka bir yayında bol yağlı beslenmenin Roseburia miktarını azaltarak disbiyoza neden olduğu bildirilmiş. 

İnsanlar üzerinde yapılan çalışmada yağ oranı yüksek diyetin bağırsak mikrobiyotasına etkisi, posadan zengin diyetin etkisiyle ters olduğu saptanmış. Yüksek yağlı hayvansal diyet ile yüksek posalı bitkisel diyetin etkisini karşılaştıran bir çalışmada katılımcılar beş gün boyunca tek tip beslenmiş. Hayvansal diyeti seçenlerde çalışma öncesine oranla beş günün sonunda, Bilophila wadsworthia ve safraya toleranslı mikroorganizmalar artarken, diyet posasını işleyen Firmicutes seviyesi düşmüş.

Yediklerimizden, içtiklerimizden anında etkilenen bağırsak bakterileri, tüm vücudumuzu da etkiliyor. Sağlıklı bağırsaklar vücudun fiziksel, zihinsel, ruhsal sağlığı da demek. Yanlış beslenme ise bağırsak mikrobiyotasını hasta ediyor. Mesela, biyoaktif bileşenleri üreten ve önemli bir probiyotik olan Bifidobakteri, Bacteroides, Lactobacillus azalıyor.

Disbiyoz başta bağırsak hastalıkları, huzursuz bağırsak sendromu (irritabl bağırsak sendromu / spastik kolon) çölyak, alerji, (maternal) obezite, diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, kanser, polikistik over sendromu (PCOS), depresyon, Alzheimer, Parkinson, migren, şizofreni, otizm olmak üzere çeşitli hastalıkların gelişimiyle ilişkilendiriliyor.

Disbiyoz kaynaklı hastalıkların tıbbi tedavisinde kullanılan yöntemlerden biri Fekal mikrobiyota transplantasyonu (FMT). Bu yöntemle sağlıklı bağırsak bakteri içeriğine sahip bireyden alınan gaita, uzun süre yanlış beslenme sonucu diyete yanıt vermeyen disbiyoz hastalarına naklediliyor. FMT ile yapılan çalışma sonuçlarına göre bağırsak mikrobiyotasının düzelmesinden kısa süre içinde disbiyoza bağlı hastalıklarda iyileşme görülüyor.

Kaynaklar ve İleri Okuma

Sender, R., Fuchs, S., & Milo, R. (2016). Revised Estimates for the Number of Human and Bacteria Cells in the Body. PLoS biology, 14(8), e1002533. https://doi.org/10.1371/journal.pbio.1002533

Harry J Flint, The impact of nutrition on the human microbiome, Nutrition Reviews, Volume 70, Issue suppl_1, 1 August 2012, Pages S10–S13, https://doi.org/10.1111/j.1753-4887.2012.00499.x

Riccio, P. and Rossano, R. (2020), The human gut microbiota is neither an organ nor a commensal. FEBS Lett, 594: 3262-3271. https://doi.org/10.1002/1873-3468.13946

Barber TM, Valsamakis G, Mastorakos G, Hanson P, Kyrou I, Randeva HS, Weickert MO. Dietary Influences on the Microbiota–Gut–Brain Axis. International Journal of Molecular Sciences. 2021; 22(7):3502. https://doi.org/10.3390/ijms22073502

González Olmo BM, Butler MJ, Barrientos RM. Evolution of the Human Diet and Its Impact on Gut Microbiota, Immune Responses, and Brain Health. Nutrients. 2021; 13(1):196. https://doi.org/10.3390/nu13010196

Rautmann AW, de La Serre CB. Microbiota’s Role in Diet-Driven Alterations in Food Intake: Satiety, Energy Balance, and Reward. Nutrients. 2021; 13(9):3067. https://doi.org/10.3390/nu13093067

Mitsuoka T., et al. (1989). Comparison of fecal microflora of elderly persons in rural and urban areas of Japan. ASM Journals,Applied and Environmental Microbiology 55: 5. DOI: https://doi.org/10.1128/aem.55.5.1100-1105.1989 TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları https://ebideb.tubitak.gov.tr/giris.htm

UYARI! Bu sitenin içeriği bilgilendirme amaçlıdır. Kişisel tıbbi tavsiye verme amacı taşımaz. Sağlığınız ile ilgili tüm sorularınız için sağlık uzmanına başvurmalısınız.

En çok okunanlar

Stresle başetme: Huzuru bulmanın yolu

「 Çözüm roket tasarlayıp fırlatmakta yada bilimde teknolojide değil. Özgüvende cesarette bile değil. Çözüm akılda, kalpte, gönülde. İnanç her neredeyse çözüm orada. Hapsolmuş, kaybolmuş, yalnız çaresiz kalmış, yolunu şaşırmış insanlığın çözümü.. 」

Hayat Boyu Beslenme: Bilinmeyen

「 Tek gerçek bilgelik, hiçbir şey bilmediğini bilmektir. 」

Bilinçli yemek: Aralıklı açlık nedir nasıl uygulanır

Son dönemin en çok araştırma yapılan konulardan biri de açlık . Çoğunluğu hayvanlar üzerinde denenmiş olmakla birlikte çalışmaların verdiği sonuçlar açlık hakkında daha olumlu düşünmeye teşvik ediyor. Daha çok insan temelli araştırmaya ihtiyaç olduğu kesin. Fakat eldeki verilerin önemli bir kısmı en basit ifadeyle, aralıklı açlık ile iyileşen insülin duyarlılığı, azalan büyüme horomonu ve insülin benzeri büyüme faktörü 1 ( IGF-1 ) olduğunu gösteriyor. Bu da daha düzenli kan şekeri, daha az yağ tutulumu ve daha az yaşlanma demek aslında. ( farklı sonuçlar: insülin direnci , artan büyüme hormonu ) Aralıklı açlık nedir? Tıpta aralıklı oruç ( intermittent fasting ), dönüşümlü açlık ve zaman kısıtlı açlık gibi türleri olan bilinçli aç kalma hali. Aslında eskiden beri kültürlerin ve çoğu inancın da bir parçası. Türk kültüründe 'azı karar çoğu zarar' deyişi, İslami bakışta ' insana belini doğrultacak iki lokma yeter, bununla yetinmezse midenin en çok üçte biri yeme

COVID-19: Hastalıkla ilişkili bulunan kriter

Dünya Sağlık Örgütü ( WHO ) tarafından 11 Mart 2020'de küresel salgın ilan edilen yeni koronavirüs hastalığı ( COVID - 19 ) için aşı çalışmaları ve aşıya karşı çelişkili görüşler devam ederken, insanımıza düşen ilk ve öncelikli tedbir kontrollü sosyal hayattır. Pandeminin getirdiği kısıtlamalar alışkanlıkları ve hayat kalitesi n i farklı şekilde etkilemiş olabilir. Fakat pandemi krizi nde süreci kısaltacak başetme yollarıda yok değil. Koronavirüs, diğer viral enfeksiyonlarda olduğu gibi kronik hastalıkların bulunduğu ve bağışıklık sisteminin zayıfladığı durumlarda daha riskli olabiliyor. Bu riskinin azaltılmasında ve bağışıklığı artırmada düzenli orta düzey fiziksel hareket , uygun beslen m e ve kaliteli uyku yu içeren hayat biçimi nin önemli bir rolü olabilir. Koronavirüs salgını içinde yaklaşan ikinci Ramazan ayında orucun , yeterli sıvı alımı, etkili beslenme ve uygun egzersiz ile desteklenmesi bağışıklık sistemini iyileştirebilir . Şuana kadar kanıtlanmış te

Depreme hazırlıklı olmak: Erken uyarı sistemi

D ünyadaki en yoğun üç deprem kuşağından biri, Alp-Himalaya Deprem Kuşağında yer alan bir deprem ülkesi Türkiye 6 Şubat'a depremle uyanır. Depremden saatler sonra yakın uzak birçok ildeki telefonlarda erken uyarı sisteminin yeni bir deprem ikazı vermesiyle saniyeler içinde sarsıntı başlar. Maraş'ı ikinci yıkıcı deprem vurmuştur.

Göbek yağının tehlikesi ve yağ yakmanın matematiği

B el çevresinde göze çarpan bir yağlanma oluşmaya başlamışsa dikkat! Çünkü bu genişleme insulin direncinden, polikistik over sendromuna (PCOS), depresyona, demansa, uyku apnesine, kalp damar hastalıklarına, karaciğer yağlanmasına, kolon, meme, prostat kanserlerine kadar birçok hayati sorun için ihtardır.

Çay: Demleme şekli ve antioksidan etkisi

Türkiye ve dünya genelinde sudan sonra çay , en çok tüketilen içeceklerden biridir. Camellia Sinensis adlı çay bitkisinin yaprakları; soldurma, fermantasyon, kıvırma, kurutma gibi işlemlemlerden geçirilir. İşlem farklılığını göre beyaz, yeşil, matcha , oolong, siyah ve pu-erh çayları elde edilir. Çayda kafein (tein) ve antihipertansif, karaciğer koruyucu, rahatlatıcı, sakinleştirici etkisi olduğu düşünülen, çaya umami tad veren L-teanin ile birlikte 4000 civarında madde bulunur. Fiziksel ve psikolojik sağlık üzerinde olası etkilerinden dolayı EGCG (epi gallo kateşin gallat) çayın en çok araştırılan bileşenlerinden biridir. Antioksidan kapasitesi yüksek bir bileşik olan EGCG, C vitamininden 20 kat, E vitamininden 30 kat daha aktif tir. Bir flavonoid grubu polifenol olan kateşin ve türevleri (EGCG, ECG, EGC, EC); beyaz, sarı ve yeşil çayın temel bileşenleridir. Çayın kendine özgü acı - buruk tadını verir. Oolong ve siyah çay gibi yarı ve tam fermente çay üretimi için gene

Acı su gerçekleri: Ne kadar su harcıyoruz?

Hepimizin 💧 suya ihtiyacı var ama yeryüzünde suyun sadece % 2️.5 'i tatlı 💧 su yani içilebilir 🚰 su.

Ödem nasıl atılır

Dokularda sıvı birikmesiyle oluşan ödem, periferik olan türünde cilde baskı uygulandığında bir süre çöküp kalan şişliktir. Fazla tuz tüketimi, hareketsizlik, altta yatan bir hastalık, bazı ilaçlar, stres, mens dönemi ( PMS ) ve gebe lik gibi hormonal değişimler, uzun dönem proteinden yetersiz beslenme bu şişliğin nedeni olabilir. Uzun süre inmeyen şişlikte gecikmeden sağlık kuruluşuna başvurmak önemlidir. Nefes almada güçlük, ağrı gibi belirtilerde acil yardım gerekir. En temel tedavi bireye ve mevcut hastalıklarına uygun makro - mikro besin ögeleri ve biyoaktif bileşenleri içeren doğru bir beslenme düzeninin dahil olduğu hayat tarzı değişikliğidir: - Ölçülü ve doğru olmak. Yararlı olanı zararlı yapan miktarıdır. İhtiyaç fazlası olan, yanlış olan bedene maddi ve manevi yük olduğu gibi başka sorunlara da yol açabilir. Bir iki mevsimlik bitkilerin her zaman ulaşılabilir olması talebin yanlış olduğunu gösterir. Daha çok daha büyük ürün hedefiyle ilaçlara boğulmuş, sistemini şa