Uluslararası Hastalık Sınıflama (ICD-11) kılavuzunda 5A00–5D46 kodlu Endokrin, Nutrisyonel ve Metabolik Hastalıklar sınıfında yer alan metabolik sendrom; artmış bel çevresi, yüksek kan basıncı, yüksek trigliserit, düşük HDL, bozulmuş açlık kan şekeri gibi faktörlerden en az üçünü içeren bir modern zaman sağlık sorunudur.
Genetik eğilim bir neden olmakla birlikte, temelinde masabaşı işlerle yaygınlaşan hareketsiz hayat, hazır besin zincirlerine bağımlı ve/ veya gereğinden fazla ve sağlıksız beslenmenin neden olduğu insülin direnci yatar. Bu sorunun önlenmesinde temel yöntem ise stres, sigara, alkol üçlüsünden uzak, fiziksel olarak hareketli ve beslenme düzeninin de planlandığı hayat tarzı değişikliğidir.
Toplumda yaygın bazı kanser türlerini de tetikleyebilen metabolik sendromun tedavisinde aralıklı açlık, yararlı bir etki oluşturabilir.
Başlangıç ve bitiş zamanına göre aralıklı açlık iki sınıfa ayrılır: Şafakta başlayıp günbatımında biten, çoğunlukla insanların aktif olduğu zaman aralığında oruç ve kendi belirleyeceğiniz bir saatte başlayan ve hem aktiflik (gündüz) hem de hareketsizlik (gece) dönemlerinden oluşan sabit bir süre boyu (16:8 gibi) oruç.
Hareketsiz-pasif zamana kıyasla günün aktif zamanında yiyecek tüketimine ara vermenin, çok daha etkili antikanser uyarımı ve sağkalımla sonuçlandığını gösteren, fareler üzerinde yapılan bazı çalışmalar mevcut. Aktif saatlerde aç kalmanın insanlar üzerindeki etkisini incelemek amacıyla, 2019 yılı Ramazan ayı boyunca (Mayıs - Haziran; günde 14 saatten fazla) oruç tutan metabolik sendrom tanısı alan 8 i erkek 14 katılımcıyla bir çalışma gerçekleştirilmiş.
Metabolik sendrom tanısı için;
- Merkezi obezite belirteci olarak bel çevresi erkeklerde ≥102cm, kadınlarda ≥88cm,
- Açlık serum TG (trigiliserit) ≥150mg/dL veya hipertrigliseridemi için ilaç tedavisi,
- HDL (yüksek yoğunluklu lipoprotein) erkeklerde ≤40mg/dL, kadınlarda ≤50mg/dL veya düşük HDL seviyesi için ilaç tedavisi,
- SKB (Sistolik kan basıncı) ≥130mmHg, DKB (diyastolik kan basıncı) ≥85mmHg veya hipertansiyon için ilaç tedavisi,
- Açlık glukoz ≥100mg/dL veya ilaçla hiperglisemi/ diyabet tedavisi
Çalışmada 4 haftalık aralıklı oruçtan önce, 4 haftalık aralıklı oruç sonunda ve 4 haftalık aralıklı oruç bitiminden 1 hafta sonra olmak üzere 3 kez, en az 8 saat açken alınan kan örnekleri incelendiğinde aralıklı orucun uyarılan DNA tamiri, yaşlanma karşıtı, antidiyabet ve (baş, boyun, geniz, meme, prostat, akciğer, karaciğer, pankreas, bağırsak metastazında rol alan) antikanser proteom yanıtı; iyileşen tümör baskılama, t-kolesterol, TG, HDL, LDL, hepatik bileşenler, tansiyon, yağlanma, oksidatif stres ve inflamasyon ile ilişkili olduğu görülmüş.
Ramazan öncesine göre, Ramazan orucu sonundaki bel çevresi, ağırlık, beden kütle indeksi, sistolik-diyastolik ve ortalama kan basıncında ve Ramazan orucundan 1 hafta sonraki bel çevresi, ağırlık, beden kütle indeksi ve HOMA-IR/insülin direnç testinde önemli bir azalma olmuş. İstatistiksel olarak anlamlı olmamakla birlikte, Ramazan sonunda insülin, glukoz, HOMA-IR, TG, (iştah, enerji dengesi, glukoz metabolizması gibi pek çok süreçle bağlantılı olup, vücut yağ miktarıyla doğru orantılı olarak artan) leptin, oksidatif stres ve (CRP, interlökin-1 beta, interlokin-6 gibi) inflamasyon biyobelirteçlerinde azalma ile HDL, (yağ asit oksidasyonu ve insülin duyarlılığını uyaran) adiponektin seviyesinde yükselme tespit edilmiş.
Bir çalışmada maya hücrelerinde uzun ömürle ilişkilendirilmiş, yaşlanma ile azalan H2B histon proteinin, bu çalışamada 4 haftalık aralıklı açlık öncesine kıyasla sonrasında 6 kat arttığı belirtilmiş. Uzun ömürle ilişkili olduğu bildirilen HDL seviyesinde de histon proteini ile birlikte artış görülmüş.
Sağlıklı katılımcılarda 30 günlük şafaktan gün batımına aralıklı oruç etkisini araştıran bir diğer araştırma, 2018 Ramazan ayı boyunca oruç tutan, herhangi bir ilaç kullanmayan, beden kütle indeksi 30 dan küçük, sağlıklı 14 denek üzerinde gerçekleştirilmiş. Çalışma sonucunda 30 günlük aralıklı orucun antikanser proteomik cevap, glukoz ve lipid metabolizmasının temel düzenleyici proteinlerinin ekspresyonu ve insülin sinyali ile ilişkili olduğu; obezite, diyabet ve metabolik sendroma karşı koruyucu proteinleri, DNA onarımı ve bağışıklık sisteminin temel düzenleyici proteinlerini, bilişsel işlev bozukluğu, Alzheimer hastalığı ve nöropsikiyatrik bozukluklara karşı koruyucu proteinleri düzenlediği belirtilmiş.
https://icd.who.int/en
Williamson G, Sheedy K. Effects of Polyphenols on Insulin Resistance. Nutrients. 2020; 12(10):3135. https://doi.org/10.3390/nu12103135
Rosmond R. Role of stress in the pathogenesis of the metabolic syndrome. Psychoneuroendocrinology. 2005; 30(1):1. https://doi.org/10.1016/j.psyneuen.2004.05.007
Al-khalifa, I., Mohammed, S., & Ali, Z. (2017). Cigarette Smoking as a Relative Risk Factor for Metabolic Syndrome. Journal Of Endocrinology And Metabolism, 6(6), 178-182.
Heiston, EM, Eichner, NZM, Gilbertson, NM, Malin, SK. Exercise improves adiposopathy, insulin sensitivity and metabolic syndrome severity independent of intensity. Experimental Physiology. 2020; 105: 632– 640. https://doi.org/10.1113/EP088158
Mindikoglu, A.L., Abdulsada, M.M., Jain, A. et al. Intermittent fasting from dawn to sunset for four consecutive weeks induces anticancer serum proteome response and improves metabolic syndrome. Sci Rep 10, 18341 (2020). https://doi.org/10.1038/s41598-020-73767-w
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları https://ebideb.tubitak.gov.tr/giris.htm
UYARI! Bu sitenin içeriği bilgilendirme amaçlıdır. Kişisel tıbbi tavsiye verme amacı taşımaz. Sağlığınız ile ilgili tüm sorularınız için sağlık uzmanına başvurmalısınız.