Ana içeriğe atla

Saman nezlesi ve solunum yolunu rahatlatma

"Saman nezlesi samandan değil, polene karşı alerjik reaksiyondan kaynaklanır." Tıbbi terminolojinin tehlikeleri.

Mevsimsel alerjik rinit veya bahar alerjisi olarak da bilinir. Polenlere karşı burun alerjisine polinoz, özellikle çimen polenine karşı alerjiye saman nezlesi denir. Ev tozu akarları mite - mayt , kedi köpek tüyleri, bahar ayı polenlerine karşı vücudun immünoglobulin-E tipi antikor aracılı üst solunum yolundaki tepkisidir. Özellikle burun kanallarının iltiplanmasıyla hapşırma, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz tahrişi ve alerjik konjoktivit basitçe kaşıntılı gözlere neden olur.
Saman Nezlesi (Alerjik Rinit)

Alerjik rinit kentsel bölgelerde, kırsal bölgelerden daha sık ve tüm dünyada görülme sıklığı artışta. Çin’de %9,8-23, Eski Sovyet ülkelerinde %3,3- 8,3, Moğolistan’da %21,8, Kore’de %14,9, Japonya’da %30,3-36, Rusya’da %9,9, Avrupa ülkelerinde yaklaşık %22,7 ve Amerika Birleşik Devletleri’inde %7,5 iken Türkiye'de erişkinlerde %1,6-27,7 çocuklarda %2,9-39,9 oranları arasında dağılım gösteriyor.

Antihistaminik veya intranazal glukokortikoid dahil ilaçla tedavi gören hastaların yalnızca yaklaşık üçte birinde belirtiler kontrol altına alınabiliyor. Saman nezlesinin yatıştırılmasında, önleyici tedbirler ve farmakolojik yani ilaç tedavisinin yanı sıra ilaç dışı müdahalelerin de yapılması ilaçlardan olumsuz etkilenen bireyler için özellikle öneriliyor. Mesela HEPA filtrelerle donatılmış hava temizleyici - süpürge kullanmak ve düzenli aralıklarla toz almak, ev içi toz birikimini azaltır. Ayurvedik çarelerden neti pot yani tuzlu su ile burun yıkamak veya sıcak su buharı solumak, tıkanan burnun ve sinüslerin temizlenip açılmasını sağlar.

Polen haritası, Ev Tozu Akarları ve HEPA Filtre:

Polen yoğunluğunu belirlemede en yaygın izleme yöntemi, polen saymak için yapışkan bir yüzeyle kaplanmış dönen bir çubuğun kullanıldığı Hirst prensibine dayanır. Dünya üzerinde en az 879 aktif polen izleme istasyonu bulunmaktadır ve bunların 500'den fazlası Avrupa'dadır. Türkiye'de bulunan istasyonlara Devlet Meteoroloji İşleri işbirliği ile Ankara, Koç, Ege, Uludağ, Kastamonu dahil farklı üniversitelerinden veriler gönderilir.

Dünyadaki polen ve mantar sporu izleme istasyonlarının etkileşimli ve sürekli güncellenen haritası:

Buters, J.T.M., Antunes, C., Galveias, A. et al. Pollen and spore monitoring in the world. Clin Transl Allergy 8, 9 (2018). https://doi.org/10.1186/s13601-018-0197-8

Türkiye polen haritası için T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü veri tabanına başvurmaları önerilebilir. Harita, polen ve spor izlemenin mevcut durumunu gösterir ve polen ve spor sayımlarıyla ilgilenen kişiler arasındaki işbirliğini kolaylaştırır. Ayrıca biyolojik parçacıkların izlenmesinin, biyolojik olmayan bileşenler için kullanılan mevcut düzeye kadar iyileştirilmesine de yardımcı olabilir.

Akarlar, küçük örümcekler, genelde açık nemli ortamlarda, evlerde ve diğer kapalı ortamlarda yaygın olarak bulunan mikroskobik 0,5 - 1 mm yani 500- 1000 mikron boyutta organizmalar. Özellikle ev tozu akarları, evcil hayvanların tüyleri, yatak döşekleri, halılar ve mobilyalar gibi toz ve kumaş yüzeylerinde yaşar, ölü derilerle beslenir.

Çoğu insanlara zararsız ve çevreye faydalıdır. Karbon döngüsünün bir parçası olarak çürüyen organik malzemenin ayrışmasına yardımcı olur. Bazı türleri ise allerjik olabilir, deri üzerinde çoğalarak çeşitli kaşıntılı hastalıkların nedenidir.

Güçlü filtre sistemi olan temizleme cihazılarını kullanma, düzenli toz alma, yorgan yastık kılıflarını düzenli yıkama, evdeki alerjen maruziyetini azaltmaya yardımcı olur.

Özellikle alerjenler, toz, polen, küf sporları, duman, evcil hayvan tüyleri ve diğer hava kirleticilerini yakalamak için tasarlanan HEPA (High Efficiency Particulate Air) filtreleri, havadaki 0.3 mikron gibi çok küçük partikülleri %99 oranında yakalayıp tutarak havayı temizleyen yüksek verimli bir hava filtreleme teknolojisidir.


Tüm bunlardan daha önce yapılabilecek şeyse alerjenden kaçınmak, yani yüksek polen zamanlarında dış mekanda geçirilen zamanı azaltmak gerek. Bunun için polen göstergesi ve telefon uygulamaları da geliştirilmiş durumda. Özellikle havadaki polen yoğunluğu, bildirilen fiziksel semptomlar ve günlük yaşamdaki bozukluklara ilişkin görsel içeriğiyle kullanıcılardaki etkisi gerçekten yararlı ve bilgilendirici olduğu yönünde.

Alternatif veya tamamlayıcı tıp konvansiyonel tedavi yöntemleri ve kültürel geleneklere bağlı olarak uygulanır. Girişimsel olmaması ve daha az zararlı olduğunun düşünülmesi kullanımını artıran faktörlerdir.

Alerjik rinitli hastalarda ilaç dışı yöntemlerin etkisini araştıran 29 çalışmada burun yıkama, akupunktur, hava filtreleme, yapay gözyaşı, soğuk kompres, alerjenden kaçınma, burun merhemi, rinofototerapi ve güneş gözlüğü kullanımı değerlendirildi. Bu çalışmalardan elde edilen sonuçlara göre akupunktur polenle ilişkili semptomları hafifletmede kısa vadeli de olsa bir etkiye sahip. Hava filtreleme, ortamdaki partiküllerin seviyelerini azaltarak hastalarda etkisini gösterdi. Yapay gözyaşı ve soğuk kompresler semptomları iyileştirmede etkili, ucuz, güvenli ve kolay bir seçenek olarak belirlendi.

Gözü tam çevreleyen güneş gözlükleri, olumsuz etkisi olmayan uygun bir yöntem olabilirken çalışmalar içersinde en çok kullanılan yöntem burun yıkama oldu. Bu çalışmalar nazal durulamanın faydalı olduğunu ve olumsuz etkisinin olmadığını gösterdi. Hipertonik salin kullanımı ise izotonik olanlardan daha etkili oldu. Nazal semptomlarda hipertonik salin daha fazla iyileşme ve ilaç alımında azalma sağladı.

İzotonik - Hipertonik Salin

Salin tuzlu su çözeltisidir. Vücudumuzdaki hücrelere kıyasla tuzluluk oranına göre eşitse izotonik salin, daha yoğunsa hipertonik salin adını alır.

Hipertonik salin uygulamasına burun içi mukoz yüzeyinden daha fazla su salınır. Burunda biriken mukusun temizlenmesini hızlandırır ve burun kanallarının açılmasını kolaylaştırır. Kısa süreli kullanımda uygundur. Ancak kullanım sırasında yanma batma hissine neden olabilir. Tahriş olmuş, hassaslaşmış burun içi yüzeyi için tahriş edici olduğundan bu durumlarda kullanımı önerilmez.

İzotonik salin, serum fizyolojik olarak isimlendirilen binde 9luk tuzlu su çözeltisidir. Burun içi kuru ise hipertonik salin daha da kurutacağı için izotonik salin kullanımı daha uygun olur. Daha az tuz içeriğinden hipertonik salin gibi aşırı nemi ve mukusu dışarı çıkarmaz. Ancak burun hijyeni için günlük kullanılabilir.

Son zamanlarda yapılan bazı çalışmalar saman nezlesinde probiyotiklerin etkinliğine dikkat çekti. Çeşitli çalışmalar yaşam kalitesinde ve rinit semptomlarında, bazen immünolojik iyileşmeyle ilişkili klinik bir iyileşme gösterdi. Özellikle burun tıkanıklığı, burun akıntısı, burun kaşıntısı ve hapşırma probiyotik uygulamasıyla azaldı. Dil altı immünoterapiye probiyotiklerin eklenmesi semptomları iyileştirdi, immünoterapinin etkinliğini arttırdı.

Probiyotiklerin faydalı etkileri ise tam olarak canlı mikroorganizmalara değilde probiyotiklerin oluşturduğu maddelerden kaynaklı olduğu kabul edilen bir görüş. Bu yeni bileşikler için postbiyotik ve parabiyotik terimleri geliştirildi. Probiyotikler, konakçıya faydalı olan, antikor üretimini teşvik ederek, sitokin sekresyonunu düzenleyerek ve T hücrelerini uyararak bağışıklık tepkisini artıran canlı mikroorganizmalarken, postbiyotik terimi cansız bakteriyel ürün veya konakçıda biyolojik aktiviteye sahip mikroorganizmalardan gelen metabolik ürünü ifade eder. Mesela vitamin, flavonoid, organik asit, kısa zincirli yağ asitleri (SCFA), bakteriyosin, nörotransmitter, terpenoid grupları postbiyotiklere örnektir. Parabiyotik ise basitçe insana fayda sağlayan, canlı olmayan probiyotiktir. Polisakkaritler, teikoik asitler, flagella gibi hücre bileşenlerini içeren probiyotiklerin sağlam, inaktif haldeki mikrobiyal hücre ve hücre içerikleri de denebilir. Bu bileşikler inflamasyon, oksidatif stres ve bağışıklık yanıtını kontrol ederek çeşitli etkiler gösterir ve saman nezlesi gibi alerjik inflamasyonu hafifletme potansiyeli vardır.

Alerjinik rinitte geleneksel uygulamalardan akupunktur, dekoksiyon, yakı, akupunktur noktası uygulaması, katgüt yerleştirme tedavisi, invaziv olmayan kulak akupunkturu Çin tıbbında kullanılır. Bu uygulamaları kullanan çeşitli çalışmalara göre akupunktur noktalarının uyarılması kan dolaşımını artırarak burun kanallarını rahatlatır. Burun semptomlarını ve uyku kalitesini iyileştirir, bağışıklığı güçlendirir. Anormal nazal mukozal inflamatuar reaksiyonları ortadan kaldırır.

Bu akupunktur noktaları içerisinde LI-4 (Hegu) kan dolaşımını ve solunumu iyileştirir. LI-11 kaşıntıyı azaltır ve bağışıklık düzenleyici ve antiinflamatuar etkileriyle bilinir. LI-20 burnu ve akciğerleri rahatlatır. GB-20 baş ağrılarının yanı sıra üst solunum yolu enfeksiyonlarında da kullanılır. Ex-HN 3 (Yintang) alerjik rinit, tıkanıklık ve sinüzit gibi burun rahatsızlıklarında kullanılır.

Delici olmayan akupuntur türü olan akupressürde bu noktalara parmak veya uygun bir gereç ile basınç uygulanır. Bir akupressür çalışması LI-4, LI-11, LI-20, Gb-20 ve Ex-HN 3 noktalarına 4 hafta boyunca günlük 20 dakika akupressürü kendi kendine uygulayan katılımcılarda hastalıkla ilişkili semptomları ve anti-alerjik ilaç alımını azaltabileceğini göstermiştir.

Bitkilerde bulunan çok çeşitli kimyasal maddeler göz önüne alındığında antihistaminik etkileri bulunması mümkündür. Doğu topraklarında yetişen ginseng ile birlikte özellikle Zingiber officinale bitkisinden elde edilen zencefil solunum yollarının tedavisinde asırlardır kullanılan bitkiler arasında yer alır. Alerji ilacı loratadin tedavisi ile zencefili kıyaslayan bir araştırmada, zencefilin burun boşluklarını rahatlatmada ilaç kadar etkili olduğu ve daha az yan etkisi dolayısıyla alerjenik rinitte alternatif olabileceği bildirilir.

"Taze ve kurutulmuş zencefil arasındaki kimyasal bileşimde, bitkilerin tıbbi işlevlerinde değişikliğe neden olabilecek farklılıklar vardır. Hafif sıcaklık ve hafif keskinliğe sahip taze zencefil soğuk algınlığı semptomlarını iyileştirir, öksürük ve balgamı durdurur; güçlü sıcaklık ve güçlü keskinlik ile karakterize edilen kurutulmuş zencefil ise enerji kanallarını ısıtır. Taze zencefil kuruluğu ve ısıyı gidermek, üşümenin eşlik ettiği ancak ateşin olmadığı soğuk algınlıklarını tedavi etmek için kullanılırken, kurutulmuş zencefil rutubeti, üşümeyi gidermek ve kanamayı durdurmak için kullanılır. Taze zencefil kökü 1. sınıf güvenliğe sahipken, kurutulmuş zencefil kökü 2b sınıfıdır ve hamilelik sırasında kullanılmaması gerektiği belirtilmektedir."

Saman nezlesi tedavisinde oldukça tartışmalı olan ve efsane olarak nitelendirilen bir seçenek yerel bal tüketimidir. Polenleri toplayan arılardan alınan balın yiyenler için bir çeşit aşılama olduğu fikrine dayansa da, bu baldaki polenler alerjen olan çim, yabani ot, ağaçlardan değil de çoğunlukla çiçeklerden gelir. Ayrıca arı alerjisi olanlarda balın kendisi bir alerjendir, bir yaşın altındaki bebeklerde Clostridium botulinum kaynaklı botulizm gibi potansiyel riskleri vardır.

Bununla birlikte bal çeşitli alerjik hastalıklarda tedavi veya önleyici yaklaşım olarak etkin olabilir. Zencefil ve bal karışımını antihistaminiklerle birlikte öksürük şurubu ile karşılaştıran bir çalışmada minimal yan etkiyle iyileşme sağladığı bildirilmiştir. Ev tozu ve evcil hayvan tüylerine karşı alerjide belirtileri iyileştirdiği bildirilen bir çalışmada ise kullanılan bal yüksek miktarlardadır. Kilogram başına verildiğinde ciddi şeker yüklemesidir, ne var ki çalışmada hastalarda kan şekeri izlenmemiştir.

Günümüz biliminde kabul gören klinik araştırmalardır ve bu araştırmaların yeterli düzeyde yapılması ile kanıtlar güçlenir. Bal, polen gibi arı ürünleri dahil birçok ilaçdışı uygulama için ise çalışmalar yetersiz, mevcut çalışmalarda sonuçlar karmaşıktır. Durum böyle olsada, her şeye rağmen ortada gerçek bir bal varsa bir kaşık bir şekilde şifadır.


Kaynaklar ve İleri Okuma:

Yue J, Hao D, Liu S, Yu J, Meng L, Lv J, Guo J. Research progress of traditional Chinese medicine in the treatment of allergic rhinitis. Heliyon. 2024 Apr 4;10(7):e29262. doi: 10.1016/j.heliyon.2024.e29262.

Stephenson T. Hazards of medical terminology from classical languages: it’s all Greek (and Latin) to me!. Archiv es of Disease in Childhood 2023;108:361-362.

Landesberger, V., Grenzebach, K., Schreiber, F. et al. Conception and pilot testing of a self-management health application for patients with pollen-related allergic rhinitis and allergic asthma-the APOLLO app. Sci Rep 13, 21568 (2023). https://doi.org/10.1038/s41598-023-48540-4

Glattacker, M. et al. Evaluation of a mobile phone app for patients with pollen-related allergic rhinitis: Prospective longitudinal field study. JMIR Mhealth Uhealth 8, e15514 (2020).

Lee, N., Park, YS., Kang, DK. et al. Paraprobiotics: definition, manufacturing methods, and functionality. Food Sci Biotechnol 32, 1981–1991 (2023). https://doi.org/10.1007/s10068-023-01378-y

Capponi M, Gori A, De Castro G, Ciprandi G, Anania C, Brindisi G, Tosca M, Cinicola BL, Salvatori A, Loffredo L, et al. (R)Evolution in Allergic Rhinitis Add-On Therapy: From Probiotics to Postbiotics and Parabiotics. Journal of Clinical Medicine. 2022; 11(17):5154. https://doi.org/10.3390/jcm11175154

Liang, B., Xing, D. The Current and Future Perspectives of Postbiotics. Probiotics & Antimicro. Prot. 15, 1626–1643 (2023). https://doi.org/10.1007/s12602-023-10045-x

Israel, L., Rotter, G., Förster-Ruhrmann, U. et al. Acupressure in patients with seasonal allergic rhinitis: a randomized controlled exploratory trial. Chin Med 16, 137 (2021). https://doi.org/10.1186/s13020-021-00536-w

Buters J.T.M., Antunes C., Galveias A., Bergmann K.C., Thibaudon M., Galan C., Schmidt-Weber C. & Oteros J. Pollen and Spores Monitoring in the World. Clinical and Translational Allergy, 2018. 10.1186/s13601-018-0197-8 Worldwide Map of Pollen Monitoring Stations.

Schutzmeier P, Kutzora S, Mittermeier I, Becker J, Bergmann KC, Böse-O'Reilly S, Buters J, Damialis A, Heinrich J, Kabesch M, Mertes H, Nowak D, Korbely C, Walser-Reichenbach S, Weinberger A, Heinze S, Steckling-Muschack N, Herr C. Non-pharmacological interventions for pollen-induced allergic symptoms: Systematic literature review. Pediatr Allergy Immunol. 2022 Jan;33(1):e13690. doi: 10.1111/pai.13690

But, P., Chang, C. Chinese herbal medicine in the treatment of asthma and allergies. Clinic Rev Allerg Immunol 14, 253–269 (1996). https://doi.org/10.1007/BF02802218

Aw Yong PY, Islam F, Harith HH, Israf DA, Tan JW, Tham CL. The Potential use of Honey as a Remedy for Allergic Diseases: A Mini Review. Front Pharmacol. 2021 Jan 26;11:599080. doi: 10.3389/fphar.2020.599080.

Qin, F. F., & Xu, H. L. (2008). Active compounds in gingers and their therapeutic use in complimentary medication. Medicinal and Aromatic Plant Science and Biotechnology, 2(2), 72-78.

Yamprasert, R., Chanvimalueng, W., Mukkasombut, N. et al. Ginger extract versus Loratadine in the treatment of allergic rhinitis: a randomized controlled trial. BMC Complement Med Ther 20, 119 (2020). https://doi.org/10.1186/s12906-020-2875-z

Uyarı Bu web sitesinin içeriği bilgilendirme amaçlıdır ve kişisel tıbbi tavsiye verme amacı taşımaz. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız için sağlık uzmanına başvurmalısınız.

hayatboyubeslenme Hayat Boyu Beslenme

.

En çok okunanlar

Stresle başetme: Huzuru bulmanın yolu

「 Çözüm roket tasarlayıp fırlatmakta yada bilimde teknolojide değil. Özgüvende cesarette bile değil. Çözüm akılda, kalpte, gönülde. İnanç her neredeyse çözüm orada. Hapsolmuş, kaybolmuş, yalnız çaresiz kalmış, yolunu şaşırmış insanlığın çözümü.. 」

Hayat Boyu Beslenme: Bilinmeyen

「 Tek gerçek bilgelik, hiçbir şey bilmediğini bilmektir. 」

Bilinçli yemek: Aralıklı açlık nedir nasıl uygulanır

Son dönemin en çok araştırma yapılan konulardan biri de açlık . Çoğunluğu hayvanlar üzerinde denenmiş olmakla birlikte çalışmaların verdiği sonuçlar açlık hakkında daha olumlu düşünmeye teşvik ediyor. Daha çok insan temelli araştırmaya ihtiyaç olduğu kesin. Fakat eldeki verilerin önemli bir kısmı en basit ifadeyle, aralıklı açlık ile iyileşen insülin duyarlılığı, azalan büyüme horomonu ve insülin benzeri büyüme faktörü 1 ( IGF-1 ) olduğunu gösteriyor. Bu da daha düzenli kan şekeri, daha az yağ tutulumu ve daha az yaşlanma demek aslında. ( farklı sonuçlar: insülin direnci , artan büyüme hormonu ) Aralıklı açlık nedir? Tıpta aralıklı oruç ( intermittent fasting ), dönüşümlü açlık ve zaman kısıtlı açlık gibi türleri olan bilinçli aç kalma hali. Aslında eskiden beri kültürlerin ve çoğu inancın da bir parçası. Türk kültüründe 'azı karar çoğu zarar' deyişi, İslami bakışta ' insana belini doğrultacak iki lokma yeter, bununla yetinmezse midenin en çok üçte biri yeme

COVID-19: Hastalıkla ilişkili bulunan kriter

Dünya Sağlık Örgütü ( WHO ) tarafından 11 Mart 2020'de küresel salgın ilan edilen yeni koronavirüs hastalığı ( COVID - 19 ) için aşı çalışmaları ve aşıya karşı çelişkili görüşler devam ederken, insanımıza düşen ilk ve öncelikli tedbir kontrollü sosyal hayattır. Pandeminin getirdiği kısıtlamalar alışkanlıkları ve hayat kalitesi n i farklı şekilde etkilemiş olabilir. Fakat pandemi krizi nde süreci kısaltacak başetme yollarıda yok değil. Koronavirüs, diğer viral enfeksiyonlarda olduğu gibi kronik hastalıkların bulunduğu ve bağışıklık sisteminin zayıfladığı durumlarda daha riskli olabiliyor. Bu riskinin azaltılmasında ve bağışıklığı artırmada düzenli orta düzey fiziksel hareket , uygun beslen m e ve kaliteli uyku yu içeren hayat biçimi nin önemli bir rolü olabilir. Koronavirüs salgını içinde yaklaşan ikinci Ramazan ayında orucun , yeterli sıvı alımı, etkili beslenme ve uygun egzersiz ile desteklenmesi bağışıklık sistemini iyileştirebilir . Şuana kadar kanıtlanmış te

Depreme hazırlıklı olmak: Erken uyarı sistemi

D ünyadaki en yoğun üç deprem kuşağından biri, Alp-Himalaya Deprem Kuşağında yer alan bir deprem ülkesi Türkiye 6 Şubat'a depremle uyanır. Depremden saatler sonra yakın uzak birçok ildeki telefonlarda erken uyarı sisteminin yeni bir deprem ikazı vermesiyle saniyeler içinde sarsıntı başlar. Maraş'ı ikinci yıkıcı deprem vurmuştur.

Göbek yağının tehlikesi ve yağ yakmanın matematiği

B el çevresinde göze çarpan bir yağlanma oluşmaya başlamışsa dikkat! Çünkü bu genişleme insulin direncinden, polikistik over sendromuna (PCOS), depresyona, demansa, uyku apnesine, kalp damar hastalıklarına, karaciğer yağlanmasına, kolon, meme, prostat kanserlerine kadar birçok hayati sorun için ihtardır.

Çay: Demleme şekli ve antioksidan etkisi

Türkiye ve dünya genelinde sudan sonra çay , en çok tüketilen içeceklerden biridir. Camellia Sinensis adlı çay bitkisinin yaprakları; soldurma, fermantasyon, kıvırma, kurutma gibi işlemlemlerden geçirilir. İşlem farklılığını göre beyaz, yeşil, matcha , oolong, siyah ve pu-erh çayları elde edilir. Çayda kafein (tein) ve antihipertansif, karaciğer koruyucu, rahatlatıcı, sakinleştirici etkisi olduğu düşünülen, çaya umami tad veren L-teanin ile birlikte 4000 civarında madde bulunur. Fiziksel ve psikolojik sağlık üzerinde olası etkilerinden dolayı EGCG (epi gallo kateşin gallat) çayın en çok araştırılan bileşenlerinden biridir. Antioksidan kapasitesi yüksek bir bileşik olan EGCG, C vitamininden 20 kat, E vitamininden 30 kat daha aktif tir. Bir flavonoid grubu polifenol olan kateşin ve türevleri (EGCG, ECG, EGC, EC); beyaz, sarı ve yeşil çayın temel bileşenleridir. Çayın kendine özgü acı - buruk tadını verir. Oolong ve siyah çay gibi yarı ve tam fermente çay üretimi için gene

Bağırsak Beyin: Mikrobiyota nedir ne yapar

Antik Yunanca'da « küçük asa » anlamına gelen bakterilerin çoğunlukta olduğu, ve mantar, arke, virüsleri de içeren mikroorganizma topluluğuna mikrobiyota , mikro biyom yada mikrobiyal ekosistem adı verilir. İnsan mikrobiyotası ilk, anne karnında - doğum sırasında oluşmaya başlayıp yetişkin insanda, insan hücre sayısının 1.3 - 2.2 katına ve 1.5- 2 kilogram ağırlığı ile insan beyni ağırlığına ulaşır. Deri, ağız, burun, solunum sistemi, sindirim sistemi ve ürogenital sistem dahil vücudun iç ve dış bölgelerinde yaygın olarak bulunurken, bağırsak mikrobiyatası insan vücudundaki en kalabalık yerleşim yeridir, bağırsak florası olarak da adlandırılır. Henüz anlaşılamayan yollarla enterik sinir sistemi (ESS) ve merkezi sinir sisteminde (MSS) etkili olan bağırsak mikrobiyatası ; vitamin (B1, B5, B7, B9, B12, K2), nöro transmiter (serotonin, dopamin, GABA), metabolizma ve iştahı düzenleyen kısa zincirli yağ asitleri ( bütirik asit , propionik asit, asetik asit), konjuge lino

Acı su gerçekleri: Ne kadar su harcıyoruz?

Hepimizin 💧 suya ihtiyacı var ama yeryüzünde suyun sadece % 2️.5 'i tatlı 💧 su yani içilebilir 🚰 su.

Ödem nasıl atılır

Dokularda sıvı birikmesiyle oluşan ödem, periferik olan türünde cilde baskı uygulandığında bir süre çöküp kalan şişliktir. Fazla tuz tüketimi, hareketsizlik, altta yatan bir hastalık, bazı ilaçlar, stres, mens dönemi ( PMS ) ve gebe lik gibi hormonal değişimler, uzun dönem proteinden yetersiz beslenme bu şişliğin nedeni olabilir. Uzun süre inmeyen şişlikte gecikmeden sağlık kuruluşuna başvurmak önemlidir. Nefes almada güçlük, ağrı gibi belirtilerde acil yardım gerekir. En temel tedavi bireye ve mevcut hastalıklarına uygun makro - mikro besin ögeleri ve biyoaktif bileşenleri içeren doğru bir beslenme düzeninin dahil olduğu hayat tarzı değişikliğidir: - Ölçülü ve doğru olmak. Yararlı olanı zararlı yapan miktarıdır. İhtiyaç fazlası olan, yanlış olan bedene maddi ve manevi yük olduğu gibi başka sorunlara da yol açabilir. Bir iki mevsimlik bitkilerin her zaman ulaşılabilir olması talebin yanlış olduğunu gösterir. Daha çok daha büyük ürün hedefiyle ilaçlara boğulmuş, sistemini şa